Çiçeği burnunda Refah Partili, eski
partisinin genel başkanı ve O'nun ailesine ilişkin özel bilgi ve belgelerin
bulunduğu bir dosyayı koltuğunun altına sıkıştırıp, Milli Görüş Lideri Merhum
Erbakan'ın odasına gider. Çok heyecanlıdır, kapıyı vurup, içeri girer.
* Muhterem
Hocam, şu dosyaya bir göz atar mısınız?
* Nedir
bu?
* Efendim,
falanca genel başkan hakkında. Birileri arkadaşlara göndermiş.
Özellikle ailesi hakkında çok şaşırtıcı bilgi ve
fotoğraflar var. Seçim sürecinde çok işimize yarayabilir.
Merhum Erbakan, gözlüğünün üzerinden
o beyefendiye bakar, dosyanın kapağını bile açmadan cevap verir:
* Muhterem
kardeşim, zahmet etmişsiniz. Ama biz şahıslar üzerinden değil, fikirler
üzerinden siyaset yapıyoruz. Onun için en iyisi siz bu dosyayı alın, bir daha
da gündeme getirmeyin.
Genel başkanından teşekkür beklerken,
aldığı cevapla hayatının en büyük dersini alan siyasetçi, bir daha o dosyadan
asla bahsetmez.
Kasetlerin havada uçuştuğu, bunlar
kişinin özeli mi değil mi, bunların millete bir hayrı var mı yok mu
tartışmasının yaşandığı, seçim meydanlarında siyasilerin birbirlerinin kasetini
diline doladığı bir dönemde, yıllar önce yaşanan bu anekdotu hatırlayıverdik.
“Aşk-ı Memnu”yu
bırakıp, “Siyaset-i
Memnu”yu seyre koyulanlar için bir anlam
ifade ediyordur inşallah.