Anasayfa » MİLLİ ÇÖZÜM; Kışkırtıcı Kutuplar Arasında, ANLAYIŞ VE BARIŞ KÖPRÜSÜDÜR!

MİLLİ ÇÖZÜM; Kışkırtıcı Kutuplar Arasında, ANLAYIŞ VE BARIŞ KÖPRÜSÜDÜR!

Yazar: yonetici
0 Yorum 229 Görüntüleyen

MİLLİ ÇÖZÜM; Kışkırtıcı Kutuplar Arasında,

ANLAYIŞ VE BARIŞ KÖPRÜSÜDÜR!

      

Milli Çözüm Dergisi’nin ve yüksek bilinçli Ekibinin, ne amaçla yola çıktığı ve niçin çabaladığı sıkça sorulmaktadır. Söyleyelim; biz “değişmez doğrulara”, yani Aklıselimin, Müspet Bilimin, Tarihi Tecrübe ve Birikimlerin, Vicdani Kanaatin ve Hak Dinin, ortaklaşa hayırlı ve yararlı buldukları temel esaslara bağlı kalarak, Milli birlik ve dirliğimizi bozan kışkırtma ve kutuplaşmaları yaklaştırmak ve uzlaştırmak üzere yola çıktık.

Ortasından azgın bir nehrin geçtiği, her iki yakasında yaşayanların birbirlerine düşman hale getirildiği bir şehirde, en gerekli ama en riskli ve zahmetli olan şey iki tarafı birbirine bağlayan bir köprü olmaktır. Böylece karşılıklı geçişlerle buluşmalarını, tanışıp yakınlaşmalarını ve sonunda kaynaşıp kucaklaşmalarını sağlamak lazımdır. Bir tarafta durup karşıya laf ve taş atmak, hakaretler yağdırıp kışkırtmak kolaydır. Zor olan; köprü kurmak, sırtından geçmelerine, tekmelemelerine, azgın ve taşkın sellere dayanmak, ama gereksiz düşmanlıkları törpüleyip dayanışmaya vesile olmaktır. İşte MİLLİ ÇÖZÜM bu kutlu amaç ve ihtiyaçla yola çıkmıştır ve aralarına uçurumlar açılmış toplum kesimlerinin birbirlerini anlamaları, ortak değerlerde ve asgari müştereklerde buluşup uzlaşmaları için çırpınmaktadır.

Milli Çözüm bir köprüdür ve zıtlaşmış kutuplar arasında bir denge unsurudur:

1- İslam ve Şeriat düşmanlarıyla, Laiklik ve Demokrasi karşıtları arasında bir köprü lazımdı.

2- Osmanlı yönetimine ve sistemine karşı oluşan gereksiz ve temelsiz nefret duygularıyla, körü körüne bir Cumhuriyet gıcıklığı arasında bir irtibat köprüsüne ihtiyaç vardı.

3- Batılılaşma adına imanî ve ahlâki yozlaşma ile, Dini taassup ve yobazlaşma arasında, doğru ve doğrultucu bir denge unsuru ortaya çıkmalıydı.

4- Aşırı ve ahlâk aşındırıcı bir DÜNYEVİLEŞME ile, yanlış ve yararsız bir MÜNZEVİLEŞME arasında, insan olmanın onuruna ve İslam şuuruna uygun bir orta yol bulunmalıydı.

5- Medeni, modern ve mutlu, ama inançlı ve insancıl bir hayat tarzına karşı çıkanlarla, başını örten ve tesettüre riayet edenlere sataşıp saldıranlar arasındaki buzlar eritilmeye çalışılmalıydı.

6- Atatürk’ü tabulaştıranlarla, Din düşmanı sanıp küstahça bulaşanlar arasında bir denge unsuru aranmalıydı.

7- Alevilerle Sünnilerin ayrılık ve aykırılık noktalarını kaşıyıp kutuplaştırmak yerine, yapıcı ve yapıştırıcı bir anlayışın yaygınlaştırılması şarttı.

8- Siyasette kısır sağcı-solcu çekişmelerine ve ülke çıkarlarını Siyonist emperyalizme peşkeş çekmelerine karşı tamamen milli ve insani temellere dayalı ADİL DÜZEN sistemi oluşturulmalı, savunulmalı ve topluma tanıtılmalıydı.

9- Dışlayıcı ve düşmanlaştırıcı IRKÇILIK saplantısı yerine Müspet Milliyetçiliğin, yüksek şuurlu bir İslam kardeşliğinin ve samimi bir şefkat duygusuyla yaratılışta insan eşitliğinin öne çıkarılması bir ihtiyaçtı.

Genellemeci bir Arap düşmanlığı da yanlıştır.

• 5 Haziran 1920’de Mardin’e gelen Iraklı Şeyh UCEYMÎ, Ankara Hükümetinin emrine girip Urfa’nın kurtuluşunda Fransızlara karşı savaşmıştır. Daha sonra Atatürk, Lawrence’nin Irak Krallığı teklifini reddedip Anadolu’nun kurtuluşuna destek veren Uceymî SADUN Paşa’ya, Samsun’a çıkışından 1 ay sonra tarihi ve taltif edici bir mektup yazmıştır.

 

..

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi