DERİN DEVLET KAVRAMI VE KURGULARI
Takdim
Şükür makamında ve (Övünmek ve böbürlenmek için değil, ama sevinmek ve teşekkür etmek maksadıyla) Rabbinin nimetini (minnet ve memnuniyetle) hatırlat ve anlat! (Duha: 11) ayetinin izni ve emri doğrultusunda; Cenab-ı Hakkın lütfettiği sünuhat (kalbe aniden doğan ve hatıra dolan Rahmani duygu ve düşünceler) cinsinden bazı hikmetleri kardeşlerime aktarmayı arzu ettim.
Bir yarı gece ve uyanık halimde, birden içimi Yüce Rabbimiz Hz.lerini tefekkür ve tezekkür hali ve zevki kaplayıverdi. Seher vakti ve sabah namazına yakın saatte, gönlümüze gelen bu huzur verici hissiyatımı bir şiir şeklinde kardeşlerimle paylaşmak istedim.
Doğrular ve uygun yorumlar Rabbimiz Teâlânın bir inam ve atası, Hz. Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü Vesselamın bir şefaatidir, Aziz Hocamızın himmet buyurmalarıdır; yanılmalar ve yorumlardaki yamukluklar ise bizim hatamız kabul edilmelidir.
YA HU!.. KİM?
Her biri harika, sanat eseri
Milyar çeşit mahlûk, tasvir eden kim
Pınarlar andırır, ab-ı Kevseri
Cennet misal dünya, takdir eden kim
Muhteşem mükemmel, cümle kâinat
Ne güzel ne özel, hayat tabiat
Kelebek çiçekler, kuşlar çift kanat
Bin görev hikmetle, tayin eden kim
Yüz bin farklı balık, derya derinde
Milyon türlü hayvan, çölde serinde
Her şeyin rızkını, yerli yerinde
Sonsuz hazineden, taksim eden kim
Şeriat öğretmiş, Kutlu Kitapla
Peygamber göndermiş, mutlu hitapla
Gündüzleri güneş, gece mehtapla
Karanlık yolları, tahrim1 eden kim
İslam kolaylıktır, netsin külfeti
İhlas istikamet, Kadri Halveti
Hazreti Hızırla, Derin Devleti
Kurup strateji, talim eden kim
Rahmani cephede, Hızır görevli
Şeytani merkezde, Muzır2 görevli
Her üyeye ayrı, nazır görevli
Bu ruhani sistem, tanzim eden kim
İmtihan sırrını, çözümsedinse
Kuran mesajını, özümsedinse
Hizmete çağrıldın, gözükmedinse
Bela ile tedip, tazir3 eden kim
Bir şiir dikkatle, okumaz yazık
Sonsuzluk libasın, dokumaz yazık
Dostlar meclisine, sokulmaz yazık
Said mi Şaki mi, tasnif4 eden kim
Milli Görüş nedir, Hak dava mıdır
Öyleyse rızası, bedava mıdır
Cihatsız takvasız, hiç reva mıdır
Söyle Adil Düzen, tahkim5 eden kim
Milli Çözüm ile, hayra katıldın
Rabbin hatırına, riske atıldın
Ne haktan kaytardın, ne de satıldın
Sıdk-u cehd ehlini, taltif eden kim
Takdire tayine, taksime razı
Talime tasnife, tanzime razı
Tazire taltife, tahkime razı
Olur isen seni, tahsin6 eden kim
O istemedikçe, iktidar olmaz
Saat dolmadan Sema, infitar7 olmaz
Garibin sözüne, itibar olmaz
Min badi ismuhu 8, tarif eden kim
1- Tahrim: Haram kılma, yasaklama.
2- Muzır: Zararlı Şeytan ve Siyonist şarlatan.
3- Tazir: Uyarı maksatlı cezalandırma.
4- Tasnif: Herkesi ve her şeyi kendi ayarında sınıflandırıp ayırma.
5- Tahkim: Hakem tayini yapma veya karar kılıp sağlamlaştırma.
6- Tahsin: Güzel bulup takdir buyurma, beğenip alkışlama.
7- İnfitar: Yarılma, çatlama, patlayıp dağılma (Bak: İnfitar Suresi: 1. Ayet – Sahife 586)
8- Saff Suresi 6. Ayetin bir kısmı.
DERİN DEVLETLE İLGİLİ KANAATİM
A) Her şey Onun kararına bağlı olan ve kontrolü altında bulunan Cenab-ı Hakkın, Hayır ve Şer, Hak ve Bâtıl, Rahmani ve Şeytani Derin Yapılanmalara müsaade etmesi mümkün ve olağandır. Buralara seçilip katılanlar, o süreçte ve o ülkelerde yaşayan insanlardır. Ama yöneticileri-reisleri ise, hem insan suretine girebilen hem de ruhani-enerji haline dönebilen zatlar ve varlıklardır.
B) Rahmani Milli Derin Devletin başına, genellikle Hz. Hızır As. atanmaktadır.
C) Şeytani Derin Devletin (Siyonist şer şebekesinin) başında ise Muzır İblis vardır.
D) Her asırda, her iki oluşumdan sadece birer genel merkez bulunmaktadır.
E) Hz. Hızır veya İblis (Hınzır), belirlenen Rahmani üyelerden veya Siyonist-lider Yahudilerden her birisiyle ayrı suretlerde buluşmaktadır.
F) Yani bir üye, Hz. Hızırı veya Şeytanı, diğer suretinde görse tanımayacaktır.
G) Çoğunlukla bu özel seçkinler birbirlerini de tanımamaktadırlar. Öyle sanıldığı gibi birlikte toplantılar yaptıkları ve ortak kararlar aldıkları sadece birer zanndır. Aksi halde bu yapıların hep gizli kalması, hiç deşifre olmaması ve komplo teorilerine konu yapılması imkânsızdır. Ve tabi bunlardan bazılarının, kesin tespit olmasa da, tahmin edilmeleri doğaldır. Bu yapılar aslında varlığı hissedilen ama teşkilatları görülmeyen ve ispat edilemeyen ğaybi oluşumlar sayılmalıdır.
H) Bu Rahmani üyeler, elbette inançlı, insaflı, insancıl, vicdanlı, Milli duyarlı, fedakâr, cesur ve dayanıklı, sabırlı insanlardır, içlerine bazen muttaki insanlar ve veli kullar da katılır; ama genellikle, zahiren dindar, hele riyakâr ve şekletapar tipler olmamaktadır.
İ) Hz. Hızır Aleyhisselamın, bizzat Hazreti Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü Vesselamın, Hz. Mehdi ve Hoca-i Kâinatın, Fatih Sultan Mehmet (Rh.A) Hanın ve inşaallah yakında zuhuruna hazırlık yapılan Hz. İsa Mesih Hazeratının emrinde oldukları rivayetleri yaygındır. Hatta Kuran-ı Kerimde Kasas Suresi 20nci ayetinde bahsedilen ve Hz. Musaya:
Firavunun yargıçları ve danışmanları, dün istemeden ölümüne sebep olduğun kişiye karşılık Seni idam etmeyi düşünüyorlar. Artık Mısırda durma, buradan çık ve uzaklaş!.. diye uyaran Zatın, Firavun yönetimine sızan Hz. Hızır AS. olduğu hakkında kanaatler ve rivayetler vardır.
J) Yani sanıldığı ve yaygın olarak tanımlandığı gibi; öyle zahirde = görünür şekilde, özel ve gizli toplantı yerleri bulunan ve seçkin üyeleri olan ve birbirlerini tanıyan, özel irtibatlar kuran ve ortak talimatlar doğrultusunda toplanıp kararlar alan bir Derin Devlet Yapılanması, aslında Hz. Hızır gibi nurani zevatın herkese farklı kılık ve sıfatlarda görünerek İlahi-takdiri plan ve projeleri, devletin diğer siyasi ve askeri tüm resmi kurumlarınca uygulamaya koyulmasından ibaret bir algıdır; gizli ve ğaybi bir irtibatın, zahiri ve sistemli, biraz da gizemli bir kanaate aktarılmasıdır. Her şeyin en doğrusu Yüce Allahın katındadır.