Rüyalar
hülyalar, kalbin aynası
Hayali
rezilse, kalpleri kenef
Kişinin
ayarı, o iç dünyası
Boştur,
Hak rızası, değilse hedef
Tevbe
ateşiyle, günahın yakıp
Yıkasın
pisliğin, gözyaşın akıp
Gözünü
kirletme, harama bakıp
Gördüğün
çirkinse, gönlün de çirkef
Dünyayla
sınırlı, arzu duası
Mevla
için yoktur, derdi davası
Nazargâhı
Haktır, gönül yuvası
Gıdası
nur olur, sıvası sedef
Haramla
beslenen, hayırdan uzak
Şeytan
erotikle, hazırlar tuzak
Özü bozuk
adam, olmaz yüzü ak
Şehvete
kapılsan, kalır mı şeref
Şerle
şekavetle, çürürsün bütün
Akıl
insaf etse, içer mi tütün
Ve Hüve meaküm, eyne
ma-küntüm1
Haktan
hayâ etmez, gider maalesef
Ruhlar
ikliminde, facir gezemez
Mana
denizinde, fasık yüzemez
Gaflet,
vebal ehli, hikmet sezemez
Günahkâr
bedeni, taşır mı Refref
Fazilet
olur mu, fitne fesatla
Kararan
vicdanla, kalp kasavetle
Nerye
varacaksın, kinle hasetle
Paslı kör
iğneyle, örülmez gergef
Ne kadar
Büyüksün, ne kadar Rahim
Çün
bağışlamazsan, kuşatır Cahim
Allahım
kahrına, uğramak vahim
Halim
harap; belam, eylemezsen def
Fatma
önce sen tut, kendi sözünü
Söndürme
kalbinde, hasret közünü
Nasıl
dağlamasın, mümin özünü
Her taraf
Kerbela, her taraf Necef
1- Her nerede olur iseniz, O (Allah)
sizinle beraberdir. (Hadid: 4.Ayet)