Anasayfa » YERLİ İSRAİL YANDAŞLARI VE SİYONİZM’İN SON ÇIRPINIŞLARI

YERLİ İSRAİL YANDAŞLARI VE SİYONİZM’İN SON ÇIRPINIŞLARI

Yazar: yonetici
0 Yorum 214 Görüntüleyen

YERLİ İSRAİL YANDAŞLARI

VE

SİYONİZM’İN SON ÇIRPINIŞLARI


 “Allah yolunda (yani, milli savunma; halkın huzurunu, onurunu ve namusunu koruma, Hakk ve adaleti hâkim kılma uğrunda çalışıp; düşmanlar ve anarşist saldırganlarla çarpışarak) öldürülen (şehit)lere, sakın “ölüler” deyip (gaflete düşmeyin, çünkü) bilakis onlar (gerçek ve yüksek bir hayata geçmiş olarak) diridirler. Velâkin siz bunun farkında ve şuurunda değilsinizdir.” (Bakara: 154)

“Şüphesiz: ‘Bizim Rabbimiz Allah’tır’ deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar(a gelince); işte onların üzerine (hayatları boyunca ve ölüm anında teselli ve teskin edici) melekler sürekli inecek ve: ‘Korkmayın ve hüzne kapılmayın, size va’ad olunan cennetle müjdelenip sevinin’ diyeceklerdir.

‘Ki Biz, dünya hayatında da, ahirette de sizin velileriniz (ve manevi destekçileriniziz). Orada (cennet ortamında) nefislerinizin arzuladığı her şey sizindir ve istediğiniz her şey de size (verilecektir.)’

‘Çok Bağışlayan, çok Esirgeyen (Allah)tan indirilen bir ağırlanma olarak (cennetler sizin için var edilmiştir).’” (Fussilet: 30, 31, 32)

Çünkü Filistinli mü’min mücahitler, Hak yolunda ve vatan savunmasında öldükten sonra, sonsuz ve kusursuz bir mutluluk hayatına ulaşacaklarına inanmaktadır. Siyonist Yahudi teröristlerinde ise, ölüm; dünyalarının ve tüm mutluluklarının yıkılıp son bulmasıdır. Çünkü onlarda AHİRET inancı bulunmamaktadır. Bakınız, Kabalist öğretilerle yozlaştırılmış ESKİ AHİT (VAİZ III. 19-20)’de: “Ademoğulları hayvanlar gibidir, topraktan gelip toprağa gidicidir. Hayat bu dünyadan ibarettir, ölümle her şey tükenir!..” yazılıdır. İşte bundan dolayı, kuduz Siyonist eşkıyaların, Filistinli Kahramanlar karşısında daha fazla direnmesi imkânsızdır.

“Andolsun, onları (Yahudileri ve Yahudileşmiş kimseleri) hayata (dünya rahatına ve çıkarına) karşı (diğer) insanlardan ve (hatta) şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulacaksın. (Onlardan) Her biri, bin yıl yaşatılsın arzusundadır; oysa bunca yaşaması (bile) onu azaptan kurtarmayacaktır. Allah, onların yapmakta olduklarını her halde Görendir (ve kayıt altına almaktadır).” (Bakara: 96)

İslam coğrafyasının ortasında, Filistin topraklarında bir İsrail Devleti kurmak isteyen 5700 yıllık Siyonist sapkın odaklar, ekonomik ve siyasi bakımdan güdümlerine aldıkları ABD, İngiltere ve AB ülkelerini (Haçlı Batı emperyalizmini) kışkırtıp önce Osmanlı’yı yıkmaya çalışmış ve başarmışlardı. İngiliz işgali altındaki Filistin topraklarına; 1917 BALFOUR Deklarasyonu ile, farklı ülkelerden taşınan Yahudiler bu bölgeye yerleştirilmeye başlandı. 1937’lerde resmen kurulduğunun açıklanması planlanan İsrail, Mustafa Kemal Atatürk’ün, cesareti ve dirayetli uyarıları üzerine 11 yıl ertelenmek zorunda kaldı. Meşhur Siyonist Sermayedar David Rockefeller’in, şanlı Türk Kurtuluş Savaşı’nı başlatarak İsrail’in resmen kurulacağı 1947’ye kadar geçen 25 yıllık zamanı kastederek “Atatürk yüzünden (İsrail’i kurma) planlarımızı çeyrek yüzyıl erteleyip geciktirmek zorunda kaldık!” açıklamaları 10 Şubat 2018 yılındaki bazı itirafçıların anıları olarak yayınlanmış ve 2013 yılından sonra önemli haber sitelerinde ve sosyal medya düzeyinde yer almıştı.[1] Siyonist teröristler, bu tamamen haksız ve ahlâksız işgallerini meşrulaştırmak için;

  1. a) Önce, bu kapışmanın İslam-Siyonist güdümlü Haçlı Batı hesaplaşması olduğunu unutturmak için olayı“Arap-İsrail Savaşı”olarak lanse etmeye başlamışlardı.

  2. b) Daha sonra Arap ülkelerini de uyutmak ve devre dışı bırakmak için,“Filistin-İsrail Savaşı”demeyi uygun bulmuşlardı.

  3. c) Ardından Filistinlilerin de önemli kısmını pasifize etmek üzere:“Gazze-İsrail Savaşı”diyerek, muhtemel itiraz ve ittifakları küçültmeye uğraşmışlardı.

Yerli İsrail Yandaşlarının Yamuklukları!

Emin Çölaşan ayarsızı, 14 Ekim 2023 tarihli “Arap Âlemi” yazısında; “Efendim ne İslam dünyası! Hepsi perperişan, hepsi birbirine düşman…”mış… “Bunlar Türkleri hep arkadan vurmuşlar”mış…

Falih Rıfkı Atay şöyle aktarmışlarmış; “Suriye, Lübnan (gibi Arap ülkelerinde)” birilerine benzetip “Sen Türk müsün?” diye sorulunca, “Estağfurullah” diyorlarmış.

14 Ekim 2023 tarihli yine Sözcü gazetesinde Uğur Dündar; Atatürk’ün Ortadoğu’ya bakışı” yazısındaFalih Rıfkı Atay’ın naklettiğine göre güya Atatürk; “Floransa ne kadar bizden değilse, Kudüs de o kadar bizden değildir!” buyurmuşlarmış…

Yahu, bu zavallı zırtoların, çok gizli ve kirli bir Atatürk düşmanlıkları da sırıtmaktaydı… Evet zerre miktar aklı olan anlar ki; Atatürk’ün, “Bizim için Kudüs’le Floransa’nın farkı yoktur! İkisi de bize yabancıdır…” sözlerini duyan ve bu yalana inanan bir insanımızın Mustafa Kemal’e muhabbeti değil, nefreti artardı?! Bunu beyinleri basmadığı ve akılları kısıtlı ve kısır olduğu için yapmıyorlarsa, mutlaka fesatlık amaçlıydı ve kasıtlıydı…   

Bu arada, Din ve Milliyetçilik istismarında AKP’den geri kalmayan Ümit Özdağ gibi, farklı partilerdeki Türkçü Irkçıların, tam bir dinsizlik damarıyla HAMAS’a sataşmaları ve Arap karşıtlığı kılıfıyla İslam gıcıklıklarını kusmaları da, aslında Siyonizm’e ve İsrail’e dolaylı uşaklıklarının bir yansımasıydı…

 

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ..

 

 

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi