Anasayfa » Kılıçdaroğlu-Akşener Muamması: TÜRKİYE’NİN MANZARASI VE 2023 SEÇİMLERİNİN MANASI

Kılıçdaroğlu-Akşener Muamması: TÜRKİYE’NİN MANZARASI VE 2023 SEÇİMLERİNİN MANASI

Yazar: yonetici
0 Yorum 113 Görüntüleyen

Dergi sahibimiz ve şairimiz Ali Çağıl Bey, Erbakan Hocamızın makamında, Milli Çözüm Dergimizin anket çalışmasında iken çok ilginç ve ibretli bir olay yaşanmıştı!

Aziz Erbakan Hocamızın Merkezefendi Mezarlığı’ndaki makamında Milli Çözüm Dergimizin anket çalışmalarından birinde; Erbakan Hocamızı ziyarete gelen genç yaşlarda birisine ‘hoş geldiniz’ diyerek yaklaştım. Henüz ismini bile sormadan bana: “Ne yapacağız, nereye gideceğiz, kime güveneceğiz abi şaşırdım?” diye gözleri yaşararak yakınmaya başlamıştı. Ben de: “Allah’a (CC) güveneceğiz kardeş!” diyerek sakinleştirmeye ve derdini öğrenmeye çalıştım.

Sözlerinden Kuzey Irak’ta sözleşmeli çavuş olarak görev yaptığı kanaatine varmıştım. Demişti ki: Çok önemli ve tehlikeli operasyonlara katıldım ve yaralandım. Ama bazı yetkililerin, maalesef PKK ile irtibatlı, uyuşturucu kaçakçılığına karıştıklarını anladım ve şaşırdım. Bunları gerekli bilgi ve belgeleriyle üst makamlara taşıyınca: “Başımdan büyük konulara karışmamam ve ortalığı karıştırmamam” hususunda uyarıldım. Ama ülkeme, milletime ve devletime bağlılığım ve duyarlılığım nedeniyle ilgisiz duramadım, vicdanımı bastıramadım. Sonra bazı bahanelerle ve psikolojik rahatsızlık gerekçesiyle görevimden atıldım. “Abi; bazı gerçekleri ve başıma gelenleri evimde annemle paylaştım, ama o bile bana inanmadı… Gördüklerimi ve yaşadıklarımı yetkililerle paylaşacağımı söyledim, razı olmadı. Annem: ‘Bak bu söylediklerine kimseyi inandıramazsın, elindeki bilgiler de sana sıkıntı olur’ diyerek önümü kesmeye çalıştı. Ben bu bilgileri gidip resmen yetkililere aktarınca, onlar beni yaftalayıp hastaneye yatırdılar. Kuzey Irak’ta kaydettiğim ve biriktirdiğim çok önemli bilgileri de elimden alıp imha ettiler. Kime güveneceğimi şaşırdım. Devletimi ve milletimi seviyorum, fakat devletim bana sahip çıkmadı. Şişli-Osmanbey’den ta buraya Fatih-Zeytinburnu’na kadar olan bölgede satılan uyuşturucu trafiğini çözdüm ve yetkililere anlattım. Bir teşekkür bile çok görüldü. Hatta susmam için tehditler yapıldı. Kimse bana sahip çıkmadı abi. Yakından bildiğim, bu surların içinde 300 tane çocuğa uyuşturucu satıcılığı yaptırılmaktadır. Bunların yaşları 12-13’ten başlıyor. Abi bunlara uyuşturucu veren adam 70-80 yaşındadır. Şaşırdım ne yapacağız, bize kim sahip çıkacak?!” diye sızlandı. Kendisine bu karanlık günlerin yakında biteceğini, sabretmesi gerektiğini yüzüm kızararak söyledim.

Fakat gözlemlerimize göre; her gün mezarlık görevlilerinin maalesef korku içerisinde ve de çok titiz takibine rağmen; kabirlerin arasında onlarca uyuşturucu müptelası genç, bir yardım eli beklemektedir. Diğer taraftan daha ilkokul yaşlarındaki çocuklar uyuşturucu girdabına ‘terk edilmiş’ hatta adeta ‘itilmiş’ vaziyettedir. Maalesef şahit olduğumuz bu durumdaki gibi, birçok duyarlı gencimiz de devletine, milletine sahip çıkmaya çalışırken yalnız ve yardımsız bırakılmış haldedir.

Gencin giderayak son sözü şunlardı: “Bayrağımı ve devletimi seviyorum, ama devletim beni yalnız bıraktı abi.” gözleri yaşlı, caddeye doğru yürüyerek uzaklaştı.

İslamcı geçinen yandaş holdingdeki zina macerası!

Yandaş AKP’li bir şirketin dindarlık rolüyle zinakârlıkları mide bulandırıyor. İktidar değiştiği gün mal varlığına el konulacak ve hesap sorulacaklardan sayılıyor. Yani “Tosya’ya pirince giderken evdeki bulgurdan da olacak” bir şirketten bahsediliyor. Bu karanlık kardeşler, yaklaşık 5 milyar dolarlık servetleriyle Forbes’in milyarderler listesine giriyor. Elbette bu, beyan edilen servet oluyor. Siz bu haramilerin servetini 10’la 100’le çarpın ve İsviçre bankalarına bakın, daha neler ortaya çıkıyor… Orada halktan çaldıkları 50-100 milyar dolarlık haram servetlerini göreceğiniz konuşuluyor. Ayrıca bu kardeşler ne iş yapıyorlar, ne kadar vergi veriyorlar, kaç kişi istihdam ediyorlar? soruları hep yanıtsız bırakılıyor. 5 milyar dolar servetleri nasıl kazanmışlar, ne iş yapmışlar? Bilinmiyor.

Bu aileyle ilgili Cevheri Güven’in skandal iddiaları dolaşıyor. Bu kardeşlerin en dindarı, eski eşiyle boşanıyor. Çünkü kendisinden 25 yaş küçük, üstelik evli bir kadınla yıllarca zina ettiği ortaya çıkıyor ve bir çocuk peydahlanıyor. Kepazelik bununla da bitmiyor. Yaklaşık 5-6 yıl boyunca sevgilisinin zavallı kocası, çocuğu kendisinin sanıp onu bakıp büyütüyor. Ofisinde, iş yerinde, şirketlerinde, her yerde İslam tüccarı gibi davranan bu zinacının, boşanma davası ile ilgili haberlerinin yayılmasını da AKP’deki malum yetkili sayesinde engellemeyi başarıyor. Yıllarca olayın üstü kapatılıyor. Ayrıca bunlardan diğer bir kardeş, Varlık Fonu Başkan Yardımcısı yapılıyor. Öteki kardeş ise çok önemli bir ilçeye Belediye Başkanı oluyor!..

Sn. Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AKP’nin Türk siyaset tarihindeki bazı ibretlik ilklerini ve kahramanlık hikayelerini (!) hatırlatalım:

• Din istismarcısı AKP iktidarı sayesinde, Türkiye tarihinde -belki de yeryüzünde- ilk defa; Yandaş Tarikatçılar ve yamuk şeriatçılar arasında, 6 (altı) yaşında bir kız çocuğunun 29 yaşındaki bir adama nikâhlandığı rezaleti ortaya çıkmıştı. Böylece şehvetperestlik azgınlığı SAPKINLIK noktasına ulaşmıştı!..

• Haçlı AB dayatmasıyla; “Kadının beyanı esas alınır ve yeterli sayılır!” safsatasıyla, on binlerce erkek evinden uzaklaştırılmış, azgın ve şaşkın kadınlara her türlü rezalet yolu açılmış, yüz binlerce yuvalar yıkılmaya ve maalesef namus cinayetleri artmaya başlamıştı…

• Hatırlayınız; yıllar önce ilk defa bir Başbakan “Tezkere geçmezse, memura maaş ödeyemeyiz!” diye yakınmıştı.

• İlk defa güya ekonomi büyürken, işsizlik artmıştı.

• İlk defa cari açık verilirken, döviz kuru yükselmeye başlamıştı.

• İlk defa bir Başbakan zam isteyen memura, “IMF’yi ikna edin!” diye çıkışmıştı. Ama sonradan; yine IMF aracılığıyla, Siyonist bankalardan borç almaya devam ettikleri halde, “IMF’yi bıraktık!” edebiyatı yapmaya başlamışlardı.

• İlk kez ithalat, 100 milyar doları aşmıştı.

• İlk kez cari açığın üstünde borçlanma yapılmıştı.

• İlk kez Yunan kilise bankası, Türkiye’de banka satın almıştı.

• İlk defa domuz, kesimlik hayvanlar arasına katılmıştı.

• İlk defa düşük faizli dış borç, yüksek faizli iç borç ile ödenmeye mecbur kalınmıştı.

 

 

 

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ..

 

 

 

 

 

 

 

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi