I. BÖLÜM: 1492 VE SONRASI:DÜZEN`İN İLK ADIMLARI -1-
I . K I S I M
DÜZEN`İN GİZLİ TARİHİ
“Tarih rastgele gelişmez. Gözünden hiçbir şey kaçmayan Dünya Üstadları`nın yapıtıdır tarih.
Doğal olarak, Dünya Üstadları giz aracılığıyla korurlar kendilerini.”
Umberto Eco, Foucault Sarkacı, s. 202
BİRİNCİ BÖLÜM
1492 VE SONRASI:DÜZEN`İN İLK ADIMLARI
“Beth” ve “he” (Yani “Be ezrat ha Chem” ya da
“Baruch Chem”; “Tanrı (Yehova) kutsaldır”)
-Kristof Kolomb`un özel mektuplarından kullığı monogram
İspanyalı Kabalacılar`ın, “Mesih getirme” planları kurmaya başladığı dönemlerde, İspanya`da çok ilginç şeyler oldu. 1492 yılıyla simgeleşen bu ilginç gelişmeler, tüm dünyayı derinden etkileyecek olan büyük değişimlerin anahtarlarıydı. 1492, Kristof Kolomb`un Amerika`yı “keşfettiği”, Sefarad Yahudilerinin İspanya`dan sürüldüğü ve Endülüs`ün son kalıntısı olan Müslüman Granada Devleti`nin yok edildiği yıldı…
Üç olay da önemliydi. Kolomb`un Amerika`yı bulması, beyaz adamın dünyaya yayılması ve sömürgeciliğin başlaması anlamına geliyordu. Ayrıca yepyeni bir kıta, adı üstünde Yeni Dünya keşfedilmişti. Dünya artık hiçbir zaman eskisi gibi olmayacaktı. Başkan Bush tarafından “ilk Amerikalı” olarak tanımlanan Kolomb`un keşfettiği Yeni Dünya`da doğacak ve gelişecek olan medeniyet, bugün bizim “Yeni Dünya Düzeni” dediğimiz düzenin de kurucusu ve yöneticisi haline gelecekti. Üçüncü Dünya Forumu Afrika Bürosu Şefi Samir Amin, “1492`de başlayarak yaratılan dünya, kapitalist sömürü ve uluslararası eşitsizliğe dayalı bir sistem olarak, beş yüzyıldır ne idiyse öyle kaldı” demişti.
İspanyol yahudilerinin sürülmesi ise belki o kadar dikkat çekmeyen, ancak çok önemli sonuçlar doğuran bir olaydı. İlerleyen sayfalarda bunu birlikte göreceğiz.
Son olarak, Müslüman Granada Devleti`nin yok edilmesi ve içindeki müslümanların kılıçtan geçirilmesi son derece büyük ve anlamlı bir gelişmeydi. Avrupa`dan İslam kazınmıştı. Endülüs Emevileri`nin İber Yarımadasında kurdukları büyük medeniyetin son kalıntısı olan Granada, 15. yüzyılda İspanya`yı saran “reqonquista” (yeniden fetih) çılgınlığının ve sonradan daha da ünlenecek bir yöntemin, “etnik temizliğin” kurbanı oldu.
Ancak belirttiğimiz gibi bu olaylar İspanya`da gerçekleşiyordu; yani az önce, “Giriş”te incelediğimiz üzere, başlıca hedefleri “tarihin akışını değiştirmek” olan Kabalacılar`ın en büyük merkezinde… Bu durumda, dünyanın resmi tarihinin yanında bir de gerçek tarihinin olabileceğini düşünerek ve Kuran`ın haber verdiği “İsrailoğulları`nın ikinci yükselişi”ni göz önünde bulundurarak, şu soruyu sorabiliriz: Acaba bu olayların, İspanya`daki Kabalacıların kendilerini adadıkları Mesih Planı ile bir ilgisi var mıydı? Bu bölümde bu sorunun son derece ilginç olan cevaplarına göz atacağız. Düzen`in nasıl hazırlığını görecek ve “ikinci yükseliş”in öyküsünü izleyeceğiz…
Yeni Dünya`nın keşif öyküsü egzotiktir. Kristof Kolomb, 3 Ağustos 1492`de yahudi takviminde Kudüs`teki Süleyman Tapınağının Romalılar tarafından yıkılışının günü olan Ab ayının 9`undan bir gün sonra beraberindeki üç karavela ile birlikte büyükçe bir kalabalığın toplığı İspanya`nın Palos limanından yola çıkar. Beraberinde onbeş aylık yiyecek ve altı aylık su vardır. Bilinmeyene doğru yola çıkmaktadır. Keşif heyeti toplam seksen kişiden oluşmaktadır. Amiral sancağı Kolomb`un gemisi olan Santa Maria`ya çekilmiştir. Kolomb seyir defterine şöyle yazar: “3 Ağustos Cuma, buradan itibaren kendi yoluma koyulmam ve Hintlere ulaşana kadar seyredebilmem için rota Alteslerinize ait olan Kanaryalardır… Amacıma ulaşmak için uykuyu unutmam gerekiyor…” İki aydan daha fazla bir sürenin sonunda, 11 Ekim Perşembe günü, Kolomb Yeni Dünya`ya ayak basar. Hint adalarından birisi sığı bu kara parçasına, San Salvador adını verir. Diz üstü çöker ve dua eder:
Ebedi ve kadiri mutlak Tanrı, yaratıcı sözün enerjisiyle göğü, denizi ve yeri doğuran Tanrı Adın heryerde kutsansın ve ünlensin Senin Yüceliğin ve Egemenliğin yüzyıldan yüzyıla ululansın, Kutsal Adının senin hükümranlık alanının şimdiye kadar saklı olan bu yarısında, kölelerinden en sefilinin aracılığıyla tanınmasına ve yayılmasına Sen izin verdin…
Bunlar, Kolomb hakkında bilinen ve resmi olan bilgilerdir. Ama Yeni Dünya`yı gün ışığına çıkararak tarihi derinden etkileyen bu denizcinin bir de resmi tarih dışındaki bir kimliği ve misyonu var. Son olarak “Yeni Dünya Düzeni” adı altında ortaya çıkan Düzen`in gerçek kimliğini ve misyonunu tanımak için, Kolomb`un gerçek kimliğini ve misyonunu da tanımak gerekiyor…
KRİSTOF KOLOMB`UN BİLİNMEYEN ÖYKÜSÜ
Amerika`yı “keşfeden” ve kendisinden 5 yüzyıl sonra ortaya çıkacak olan Yeni Düzen`e bu şekilde bir anlamda “babalık” yapan Kristof Kolomb kimdi acaba? Niçin çok daha önceden bulunmuş olmasına rağmen, asırlar boyu bu kıtayı yeni “keşfetmiş” bir kişi olarak tanındı? Yola çıkarken amacı neydi? Karaya ulaştığında hangi “Tanrı”ya yakarışta bulunmuştu?
Kabala diyarı İspanya`dan Yeni Dünya`ya yolculuk eden bu denizcinin kimliğini araştırdığımızda şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşıyoruz. Çünkü, hakkında sayısız kitap yazılan, filmler çevrilen ve bu “resmi” bilgilerin hemen hepsinde bir hıristiyan misyoneri olarak tanıtılan Kolomb, aslında bir yahudi… Yahudi yazar David M. Eichhorn, şöyle diyor: “Aslında ismi Colombus değildi. Genova`da doğmuş bir İtalyan da değildi. Asıl ismi Juan Colon olan ve Pantevedra yakınlarında doğmuş olan bir İspanyol yahudisiydi.” 1
|