AMAN BE GÖNÜL
Sen başıma neler, getirdin eyvah
Gençlikte şahlanan, taydın1 be
gönül
Boş heves peşinde, gaflet ve günah
Hayal trenine, raydın be gönül
Bâtıla dalmıştın, Haktan bihaber
Bilmezdin ne Kuran, ne de Peygamber
Pis kokular içre, sandın misk anber
Kendini başıboş, saydın be gönül
Nice yıllarını, boşa savurdun
Kalbini kararttın, beynin kavurdun
Boşa böbürlendin, şişti avurdun
Her an tutulmuştur, kaydın be gönül
Yalan yanlış dedin, haksız anırdın2
Şerler bana zarar, vermez sanırdın
Oysa iyi-kötü, sen de tanırdın
Kaç kere tevbenden, caydın be gönül
Haydar Baba ile, nurlar saçıldı
Erbakanla gözün, gönlün açıldı
Şükür hayrı tutup, şerden kaçıldı
Gel Dosta gidelim, haydın be gönül
Gurur kibir ehli, İblise yakın
Sen Rabbinden utan, edebin takın
Aman; amel ilme, güvenme sakın
Işığın Güneşten, Aydın be gönül
Hak-Bâtıl karışık, cahili Müslim
Etmeli dış gibi, dâhili3 Müslim
Şefkat ve merhamet, bahili4 Müslim
Gizli şerre küfre, kaydın be gönül
Hakka ulaştırır, cihat ve taat
Sadıklara katar, biat itaat
Gönül Kâbesinde, Rabble irtibat
Sırrını âleme, yaydın be gönül
Yağ bulgur gerek ki, dolsun tencere
Can çıkarken aciz, hırlar hançere5
Kabrinden açılsa, Cennet pencere
Melekler der: Gözün, aydın be gönül
1- Tay: Yük vurulmamış genç
at.
2-
Anırmak: Çirkin şekilde bağırıp çağırmak.
3-
Dâhili: İç dünyanı, kalbini.
4-
Bahil: Pinti,
cimri, bencil.
5-
Hançere: Boğaz, gırtlak.