TÜRKİYEYE YABANCI ASKER ÇAĞIRMA TUZAĞI
VE
TEZKERE TUTARSIZLIĞI
Daha önce defalarca hatırlattık: Sn. Erdoğan ne zaman ABD, İsrail ve ABye sert çıkışlar yapıyor, çok net ve sivri cümleler kuruyorsa; biliniz ve bekleyiniz ki, ardından çok sinsi ve tehlikeli tavizlerde bulunmaktaydı!.. İşte özelde Joe Biden ve Macron, genelde ABD ve ABye yönelik kurusıkı beyanatlarının arkasından 26 Ekim 2021 tarihli Tezkerenin, hem de oldukça sinsi ve tehlikeli maddeler eklenmiş olarak Meclisten çıkarılması da, halkı avutup uyutmaya yönelik Sert ve net politika kahramanlığının!.. yeni bir örneğini oluşturmaktaydı.
2021 Ekim sonunda TBMMde bir tezkere kabul edilmişti. Bu yurdumuzu tehdit eden terör unsurlarının, silahlı kuvvetlerimiz tarafından sınır ötesinde de takip ve gereğinin yapılmasına imkân veren bir tezkereydi. Bu tezkere o haliyle elbette kabul edilmeliydi. Ama bu tezkerenin gerekçesinde, bazı tuhaflıklar dikkat çekiciydi. Bir kere böyle tezkereler 6 ay veya 1 yıllık zamanı kapsarken, bu defa 2 yıllık süreyi öngörmüşlerdi. Ama ilginç olan; araya sıkıştırılan bir cümlecikle, Yabancı askeri varlıkların da yurda kabulü için yetki istenmişti!?
Ülkemizi ve Ortadoğuyu yıllarca karıştıran ve Erbakan Hükümetince sınır dışı edilen, Amerikan Çekiç Güçü belasının izleri hâlâ taze iken, 18 yıl önce 1 Mart tezkeresi diye AKP iktidarınca TBMMye getirilen tezkerede, on binlerce askerden oluşan ABD silahlı kuvvetlerinin yurda kabulü muhalefetçe haklı olarak şiddetle tenkit edilmişti. Erbakan Hocamız ve Milli Görüşçülerin olağanüstü çabaları ile bu tezkerenin TBMMden geçmesi engellenmişti. 2014 yılındaki tezkerede de IŞİD ile mücadele bahanesi ile yabancı askerlerin yurda kabulü emrivakisi neticesinde, gelen bu askeri varlıkların başımıza nasıl dertler açtığı hâlâ unutulmuş değildi.
İşte Meclisten geçen 26 Ekim 2021 tarihli tezkere ile yabancı askerlerin yurda getirilmesinin önünün açılması, oldukça talihsiz ve tehlikeli bir gelişmedir. Yurda sokulması istenen askeri varlık için, mesela muz cumhuriyetlerinin askeri varlığı kastedilmiştir gibi bir izah yapılması ise sorumsuzluktan öte bir terbiyesizliktir. Çünkü bununla elbette ABD askeri varlığı kastedilmiştir. Bu resmen toplumla alay etmek değil de nedir?
Türkiyenin çepeçevre ABD askeri varlığınca kuşatıldığı gerçeğini yıllardır üst perdeden haykıran Milli Görüşçüleri duymazdan, görmezden geleceksiniz, ABD bizim stratejik ortağımız ve müttefikimizdir, beraber yapacağımız daha çok işler vardır diyerek sarmaş dolaş yürüyeceksiniz, Türkiyenin bölünmesini öngören BOPa bir dönemler eşbaşkanlık edeceksiniz, şimdi de TBMMde ABD askeri varlığının harim-i ismetimize sokulmasının önünü açacak tezkereyi Meclisten geçireceksiniz!? Arkasından da; ABD bizi bölecek, hepiniz bize oy verirseniz bunu önleyeceğiz? diye kampanya geliştireceksiniz!?[1]
Meclis, 2023 yılı sonuna kadar geçerli olacak 2 yıllık süreyi kabul edince yenilenmiş tezkere çıkmıştı. Tezkere'nin içinde; Cumhurbaşkanı gerekli görürse yabancı askerleri çağırabilir maddesi de onaylanmıştı. Oysa güçlü bir ordumuz vardı. Güçlü ve özel donanımlı polisimiz vardı. Yetmez Bekçi teşkilatımız vardı.
…
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ