HER NEREDE (VE NE HALDE)
OLURSANIZ,
O (ALLAH) KESİNLİKLE
SİZİNLE BERABERDİR
Her daim
kulluğun, kusurundayım
Mahzun ve
mahcubum, andan çöküntüm
Oysa her
anü şan, huzurundayım
Hatam
günahımdan, boyun büküntüm
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm1
Her ne
yaptığını, Allah biliyor
Görüyor
duyuyor, hayrın diliyor
Hepsin
kaydediyor, çoğun siliyor
Beni alt
eyledi, nefsani dürtüm
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
Halktan
utanılır, Haktan korkulur
Dost
hüsnü zan eder, içim burkulur
Bütün
amellerim, kayıt tutulur
Aşikâr
olması, büyük ürküntüm
Ve hüve meaküm, eyne ma-küntüm
Bırak şu
yalanı, vazgeç riyâdan
Hiç
nasibin yok mu, takva hayâdan
Eli boş
yüz kara, gitme dünyadan
Farkı yok
mezarda, Türkün ve Kürtün
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
Efendi
erdemli, edebin takın
Daim
gözlenirsin, gafletten sakın
Hak
rızasın elde, etmeye bakın
Affet
eşiğine, alın sürttüğüm
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
Hidayet
kararsa, vicdanın kurur
Zahirde
kof kalıp, vücudun durur
Allah
yaptıkların, yüzüne vurur
Sen
sanırsın, belaları püskürttüm
Ve hüve meaküm, eyne ma-küntüm
Hakka
hürmetkâr ol, halka hizmetkâr
Hakkı tazim, halka
şefkat büyük kâr
Yeter
yalpaladın, bul artık karar
İbadete
dönsün, gelenek kültün2
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
Özün
sözün birse, kızarmaz yüzün
Mutluluğa
döner, kuşku ve hüzün
Ecel
kapın çalar, yazın ya güzün
Beden
kanser ise, ne yarar kürkün
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
Tatlı
haram yersen, acı kusarsın
Kahramanlık
söner, korkup pusarsın
Böyle
atıp tutma, yarın susarsın
Rezil
rüsvay olup, hayata küstün
Ve hüve meaküm, eyne
ma-küntüm
1- Her nerede (ve ne halde)
olursanız olun, O (Allah kesinlikle) sizinle beraberdir(Hadid: 4)
2- Kült: Kof adet ve gösteriş
halindeki tapınma.